Sayfalar

Translate

3 Nis 2013

RUSYA VE SUÇ VE CEZA...

Dünya edebiyatı denilince aklıma ilk olarak Rusya geliyor.. Rus edebiyatı denilince Dostoyevski, Dostoyevski denilince de Suç ve Ceza... 

Yeryüzünün en sağlam eserlerindendir bana göre Suç ve Ceza... İyi- kötü, ahlak ve erdem, suç ve ceza gibi kritik kavramlar öyle etkileyici bir biçimde ele alınır ki eserde, ezberler bozulur adeta..

Tefeci kocakarıyı ortadan kaldırmakla sistemi değiştireceğini sanan Raskalnikov'un iç hesaplaşmaları, suçu işlemeden önceki 'akılcı'savunularıyla nasıl da çelişir kısa zamanda. Aslında kahramanımızı çıkmaza sürükleyen şey, kocakarıyı öldürmesinden çok, cinayete tanıklık eden kız kardeşini de katletmesidir... (Kitabı okumuş kadar olmayın diye fazla açılım yapmayacağım:)

Raskalnikov, içler acısı halini bir tek sistem mağduru, 'fahişe' Sonya'ya anlatabilmiştir... Onun derin şefkat ve anlayışı karşısında sarsılır adeta, ayaklarına kapanır... Raskalnikov'un hukuk fakültesi öğrenci olması da tüm bu ironiler zincirinin halkalarından yalnızca biridir...

Karakterlerin ruh halini öyle gerçekçi ve vurucu vermiştir ki Dostoyevski, kelimelerin dansına şahitlik edersiniz bir yandan, bir yandan da sizi nasıl halden hale sürüklediğine...

ÖLMEDEN ÖNCE MUHAKKAK OKUMALISINIZ BU KİTABI... :))



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder